Trump: Kötü bir başlangıç değil
Trump, Çin ile görüşmeleri kısaca değerlendirdi. Amerika Başkanı, ticaret anlaşmasının kasım ayının ortalarında tamamlanması gerektiğini söyledi.
Pekin, para birimi olan yuanı yapay olarak zayıflatmayacak ve ithalat vergilerini yükseltmekten kaçınmayacak şekilde Amerikan tarım ürünlerinin alımlarını artırmaya söz verdi. En acı verici konu ise fikri mülkiyetin korunması konusunda da ilerleme kaydedilmiştir. Washington, sırayla planlandığı gibi, 15 Ekim'den itibaren Çin mallarıyla ilgili vergileri %25'ten %30'a yükseltmemeyi kabul etti.
- Bitcoin ve Ethereum Geçtiğimiz 10 Yılın En Karlı Yatırımları
- 2020 Yılında Hangi Kripto Paralar Kar Edebilir?
- Spotify ‘da Siyasi Reklamlar Yayınlanmayacak
- Samsung Yapay İnsan Üzerinde Çalışıyor
- Ülke tarihimizde bir ilk,Blockhain tabanlı seçim anketi yapıldı
Piyasalar bunu ticaret savaşının fiili sonu olarak görüyordu. Hisse senedi fiyatları ve emtia fiyatları yükseldi. Ancak analistlerin işaret ettiği gibi, Trump tam ve koşulsuz bir zafer istiyor. Bu nedenle, Çinli şirketler için Amerikan yatırım kaynaklarına erişimi engelleyerek yeni bir darbe yapmaya hazırlanıyor.
Ekonomistler uyardı: eğer bu kısa vadede işe yararsa, sonunda ABD'ye bir bumerang ile vuracak. Trump, sık sık doları, yatırımcıların ve hisse senedi yatırımcılarının ABD para biriminde güvenini giderek azaltan bir silah olarak kullanıyor.
Londra Uluslararası İlişkiler Üniversitesi Küresel Politika Enstitüsü'nde uluslararası ekonomi profesörü olan Paola Subacci, Pekin'e karşı yeni tedbirlerin ABD borsalarını tahrip edebileceğini belirtti.
"Pek çok yabancı şirketin, herhangi bir zamanda keyfi olarak listeden çıkarılabildiklerini bilerek menkul kıymetlerini borsada takas etmek istemeleri pek olası değil." ‘’Herhangi bir jeopolitik çatışmada ise kaç ABD vatandaşı, bankada kendi mali varlıklarını tutmak için istekli olacak?’’ diye belirtildi.
Sonuç olarak, küresel para reformu için avro ve yuan lehine olan talep dünyada yoğunlaşacaktır. Subacci'nin yeni uluslararası yerleşim sistemi, başta petrol ve hammadde ihracatçısı olmak üzere gelişmekte olan ülkelere yönelik olacağı kesin. Aynı zamanda, ABD'nin küresel finans piyasasını etkileme kabiliyeti keskin bir şekilde düşecektir.