İmamoğlu Gözaltında, Piyasalar Çöküşte: Ekonomik Felaketin Perde Arkası

İmamoğlu Gözaltında, Piyasalar Çöküşte: Ekonomik Felaketin Perde Arkası

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltı kararı sonrası piyasalarda panik başladı. Dolar fırladı, borsa çöktü, TCMB müdahale etti. İşte çöküşün perde arkası.

Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, Türkiye ekonomisinde adeta bir deprem etkisi yarattı. Henüz hiçbir protesto veya gösteri yokken, dolar kuru 41,5’e fırladı, Borsa İstanbul çöktü, devre kesiciler devreye girdi, TCMB rezervlerini eriterek 30 milyar dolarlık döviz sattı. Piyasalardaki bu panik hali, yaşanan sürecin bir yargı kararı değil, doğrudan siyasal bir müdahale olarak algılandığını ortaya koyuyor.

Gözaltı Kararı Geldi, Ekonomi Dağıldı
19 Mart’ta Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alındığı gün, henüz tek bir eylem yapılmamışken piyasalarda sert çalkantılar başladı. Dolar kuru bir günde 37,90’a ulaştı, BIST 100 endeksi ise 9.860 seviyelerine geriledi. Gösterge faiz hızla yükselirken, Türkiye’nin CDS risk primi 262’ye fırladı. Ekonomistler, bu durumun basit bir tesadüf olmadığını, doğrudan siyasal risk algısının sonucu olduğunu vurguluyor.

Mahfi Eğilmez: "Neden Protestolar Değil, Gözaltı!"
Ünlü ekonomist Mahfi Eğilmez, bu durumu çok net bir şekilde analiz ediyor:

“Piyasalardaki çöküşün nedeni protestolar değil, İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıdır. Karar alıcılar bunu hukuki değil siyasi bir hamle olarak gördü.”

TCMB Müdahale Üstüne Müdahale Ediyor
Kurun kontrolden çıkmasıyla birlikte Merkez Bankası piyasaya döviz satmaya başladı. Ancak bu satışlar, rezervleri eritirken güveni yerine koyamadı. Sıcak para girişi durdu, carry trade mekanizması çalışmamaya başladı, yerli yatırımcılar yeniden dövize döndü.

Faiz Artmıyor, Ama Artıyor!
TCMB’nin gecelik borç verme faizini %46’ya çıkarması, aslında politika faizi yerine kullanılmaya başlandığını gösteriyor. Ancak dünyaya faiz hâlâ %42,5’muş gibi gösteriliyor. Bu da piyasalarda bir güven bunalımı yaratıyor. Mahfi Hoca bu durumu "illüzyon" olarak tanımlıyor.

Bundan Sonra Ne Olur?
Piyasalar kısa vadede bayram tatilinin de etkisiyle biraz durulabilir. Ancak yaşanan güven kaybı, artan borçlanma maliyetleri ve yükselen kur, ekonomideki sorunları daha da derinleştirebilir.

Uzmanlar Uyarıyor:
– CDS risk primi artıyor
– Kur geçişkenliği ile enflasyon tırmanıyor
– Dış borçlanma maliyetleri rekor seviyelere çıkıyor
– Kredi faizleri yükselecek, reel sektör daralacak

TCMB 30 Milyar Dolar Sattı

Kur yükseldikçe Merkez Bankası devreye girdi. Ancak bu döviz satışları sadece rezervleri tüketti, güveni geri getiremedi. Kur çıpası kırıldı, sıcak para girişi durdu.

Gizli Faiz Artışı mı?

TCMB politika faizini sabit tuttu, ama gecelik borç verme faizini %46’ya çıkardı. Bu da piyasalarda "gizli faiz artışı" yorumlarına neden oldu. Ama dışarıya faiz hâlâ %42,5 gibi gösteriliyor. Eğilmez bu durumu “ekonomik illüzyon” olarak nitelendiriyor.

Kur Geçişkenliği: Enflasyon Tehlikesi

Dolar ve Euro’daki artış, ithalat ve dış borç maliyetlerini artırıyor. Kur geçişkenliği ile enflasyon yeniden tırmanışa geçebilir.

CDS ve Faizler Uçtu: Borçlanma Krizi Kapıda

CDS priminin 294 seviyesine çıkması, dış borçlanmanın pahalılaşacağını gösteriyor. Gösterge faiz %45,53'e, gecelik faiz %46'ya ulaştı. Bankaların kredi faizleri de tırmanacak.

Bir Ekonomik Güven Krizidir

İmamoğlu’na yönelik yargı hamlesi, sadece siyasi değil, ekonomik dengeleri de alt üst etti. Piyasa, bu adımı hukuki değil, doğrudan siyasi bir müdahale olarak okudu.

Bu sadece bir kriz değil; aynı zamanda Türkiye ekonomisinin yapısal zaaflarının, siyasal risklerin ve şeffaf olmayan politikaların yansımasıdır.

Bu haber Mahfi Eğilmez’in 28 Mart 2025 tarihli blog yazısından derlenmiştir.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.