Merkez Bankası'nın döviz rezervlerini düşürerek baskı uygulamak için piyasalara döviz satma eylemi, uzun zamandır spekülasyonlara konu olmuştu. Merkez Bankası tarafından yapılan açıklamalar bu iddiaları yalanlamadı. Ancak seçim arifesine gelindiğinde, Merkez Bankası döviz rezervlerini tüketmekle kalmadı, elindeki altınları da satmaya başladı. Bu durum sonucunda Merkez Bankası'nın altın stokları 559 tondan 414 tona düştü ve net döviz rezervi 2002 yılı öncesine gerileyerek 2 milyar dolar seviyesine indi.

Merkez Bankası'nın hem döviz hem de altın rezervlerinin rekor düşüşler kaydettiği bu dönemde, dolar ve Euro'da artış trendi gözlendi. ABD doları 21,757 TL, Euro ise 23,4425 TL'den satışa sunulmaktadır. Bu değerler geçtiğimiz Cuma günü piyasaların kapanmasıyla belirlenmiştir. 28 Mayıs seçimlerinin ardından Merkez Bankası'nın dövizi kontrol altına alabilmek için müdahalede bulunmayacağı, hatta yıllık politika faizlerinin 8,5'ten 8'e indirileceği tahmin edilmiştir. Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan da faizlerin düşürüleceğini resmi olarak açıklamıştır.

Döviz kurlarındaki bu yükseliş devam ederken, gazeteci Ferit Atay'ın bir kulis bilgisi paylaştığı görülmüştür. Atay'ın iddiasına göre, 28 Mayıs seçimlerinin ardından Dolar kurunun yükselmesine müdahale edilmeyecek. Bu iddiaları değerlendiren Ferit Atay, üst düzey bir ekonomi yöneticisinin ihracatçılara "29 Mayıs'tan sonra sizleri mutlu edeceğiz" ifadesinin doların artacağı anlamına gelebileceğini belirtmiştir.

Kredi kartlarından nakit çekiminin durdurulması ve esnek avans nakit çekimlerinde kredi limitlerinin sınırlandırılması, Merkez Bankası'nın aldığı bir karar ile bankalara tebliğ edilmiştir. Bu durumun özel bankaların kararı gibi algılanmaması gerektiğini vurgulayan Rubil Gökdemir, bu durumun bankaların kendi inisiyatifi ile gerçekleşmediğini belirtmiştir.