ABD’de kripto politikaları, siyasetin merkezine oturdu. Son olarak Donald Trump’ın kripto ve yapay zekâ danışmanı olarak atadığı David Sacks, Senatör Elizabeth Warren’ı açıkça hedef aldı. Sacks, Warren’ın “kripto topluluğuna karşı kişisel bir nefreti olduğunu” belirtti ve “Bu ülkenin inovasyonu dışarıya itiliyor” uyarısında bulundu.

Sacks’in açıklamaları, Warren’ın kendisine yönelttiği etik ihlali ve çıkar çatışması iddialarının ardından geldi. Warren, Sacks’in geçmişte sahip olduğu Bitcoin, Ethereum ve Solana yatırımlarını gündeme getirerek, kripto politikalarının kişisel kazançla yönlendirilip yönlendirilmediğini sorgulamıştı.

Sacks ise, tüm kripto varlıklarını görevinden önce elden çıkardığını, Bitwise pozisyonunu 22 Ocak’ta sonlandırdığını ve Multicoin Capital hisselerinden çekildiğini açıkladı.

Warren ise geri adım atmadı. Senatör, SEC'in memecoin ve büyük borsalara açtığı davalardan vazgeçmesini eleştirirken, Trump’ın USD1 stablecoin projesini hedef alarak, bu girişimlerin yalnızca elitleri zengin ettiğini, sıradan vatandaşın ise risk aldığını savundu.

Ayrıca Warren, kriptonun İran ve Kuzey Kore gibi ülkeler tarafından yaptırımları delmekte kullanıldığını öne sürdü. ABD istihbaratı da, bu ülkelerin milyonlarca doları kripto yoluyla akladığını teyit etti.

Uzmanlara göre bu tartışma, ABD’de yaklaşan seçim sürecinde kriptonun merkez bir konuya dönüşeceğinin sinyali. Trump cephesinin kripto dostu mesajları, Warren gibi otoriter regülasyon savunucuları tarafından her geçen gün daha fazla eleştirilirken, sektördeki yön belirsizliğini koruyor.